24 Şubat 2013 Pazar

haber

Türkiye'deki doğa koruma alanlarını en büyük tehdidin yanlış su politikaları olduğunu dile getiren Doğa Derneği Genel Müdürü Engin Yılmaz, şunları söyledi: "Doğa Derneği on senedir doğa koruma alanında çalışan bir dernek ve çalışmalarımızın temelinde de önemli doğa alanları çalışması var. Önemli doğa alanları bilimsel bir kategorizasyon sistemi, öncelikli olarak korunması gereken alanları belirlediğimiz, ilk çalışmamızı 2006 yılında gerçekleşti. Bu çalışmada Türkiye'de 305 tane önemli doğa alanı tespit edildi. Bu çalışmayı gerçekleştirirken aynı zamanda, doğa alanları üzerindeki tehditleri de analiz ettik ve böylece Türkiye doğası üzerindeki tehditlerin hem nicelik hem de nitelik olarak önceliklendirilmesini gerçekleştirdik." Türkiye'deki en önemliantalya escort bayan tehdidin su politikası olduğunu ileri süren Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Son 50 yılda ülkedeki sulak alanların neredeyse yarısı kurumuş, bu Marmara denizinin iki katı büyüklüğünde bir alan. Türkiye'nin birçok sebeple doğa açısından önemli alanlarından birisi sulak alanlar. Dünya niteliğinde biyolojik çeşitliliğin iklimin en zengin olduğu, tropikal ormanlarla beraber sulak alanlar ve biz bunların yüzde 50'sini yanlış tarım politikaları, bu alanların bilinçli olarak kurutulması, drenaj çalışmaları, bu amaçla yeniden baraj ve gölet yapılması sebebiyle yeniden kaybetmişiz." Doğa Derneği'nin çalışmalarının öncelikli çalışmasının Burdur havzası olduğunu belirten Yılmaz, şöyle konuştu: "Çünkü, Burdur kapalı havzası bu yanlış su politikalarının net olarak görebildiğimiz örnek bir yer, kapalı bir havza, buradaki sular denize ulaşmıyor, havzanın kalbi görevini Burdur Gölü'nde toplanıyor. Burdur Gölü'nü gören her olay hem gölü etkiliyor hem de bütün havza üzerinde etkisi var. 2007 yılından bu yana Burdur Gölü'nde aktif olarak çalışıyoruz. Burada hem Burdur Gölü'ndeki düşüşü engellemek, bir yandan da su üretimi konusunda bir model oluşturmak istiyoruz." Burdur Gölü Kurtarma Projesinin son antalya escortaşamalarının aktarıldığı toplantıda yenilenebilir enerji ürünleri ile tanınan Vaillant Türkiye'nin proje sponsoru olduğu açıklandı. Vaillant Türkiye Genel Müdürü Levent Taşkın, şirketlerinin yurt dışında birçok çevre faktörlü projeye destek verdiğini, Türkiye'de ise Burdur Gölü Kurtarma Projesi'ne destek vermek istediklerini dile getirdi. Doğa Derneği'ne teşekkürlerini sunan Levent Taşkın, sözlerini şöyle sürdürdü: "Vaillant Türkiye olarak 138 yıllık geçmişimiz boyunca doğa seven ürünler ürettik. Geçen 15 yılda yenilenebilir enerji ürünlerini toplumla tanıştırıyoruz. 100'den fazla ülkede çevre projelerine destek verdik. Burdur Gölü bizim için destek vereceğimiz en doğru projedir. Katıldığımız çalışmalarda hem gönül koymak hem de gölü kurtarmak için çaba göstereceğimizden dolayı mutluluk duymaktayız" Burdur Serenler Otel'deki basın toplantısının ardından Burdur Gölü'nde çekilmenin en çok yaşandığı Isparta'ya bağlı Senir kasabası, Burdur merkez Karakent ve Aşağı Müslümler köyü gezilerek proje yerinde anlatıldı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder